Koku


insanın kokusu ne acayip birşey değil mi?öyle parfümden falan bahsetmiyorum.o her insanın parmak izi gibi olan,o değişmeyen ten kokusu bahsettiğim.o ne büyüleyici bir şey,resmen bir lütuf insanoğluna bağışlanan.
yeni bir ilişkiye başladığımda beni ilk sarıp sarmalayan şey sevdiğimin teninin kokusu olur.benim için öyle vazgeçilmez birşey haline gelir ki zaman içerisinde,bağımlısı olurum resmen.onun kokusuyla uyumak.ertesinde sabah gözlerimi açtığım ilk anda o dünyanın en güzel kokusuyla uyanmak cennete gözlerimi açmak gibi gelir bana.aklım başka tüm düşünceleri siler.sadece o koku vardır tüm benliğimde ve sevdiğimin sıcaklığı.sanırım o koku en çok insan uyanır uyanmaz salgılanıyor.ya da ben öyle hissediyorum.sevdiğim ben onun uyuyuşunu izlerken gözlerini gözlerime açıp,dünyada var olan herşeyi insanın aklından silebilecek gülümsemesiyle bana gülümseyip sarıldığı anda,o sıcaklık ve koku inanılmaz bir boyuta ulaşıyor ve beynime resmen hükmediyor.o an sonsuza kadar yaşansın istiyorum.içinizde milyonlarca kelebeğin aynı anda kanat çırpmaya başladığını düşünün.benim öyle hissetmeme sebep oluyor bu an.belki de ayrılık hançeri gelip bizi ikiye ayırdığı zaman bu koku yüzünden bu kadar acı çekiyorum.o kokuya olan bağımlılığım yüzünden.unutmak zorunda kalan her insanoğlunun çektiği azabı çeken bendeniz,belki de bu koku yüzünden bu kadar kendimi heder ediyorum unutma safhasında.gün geliyor ayrılığı kabullenmiş,daha doğrusu kabullenmek zorunda kalmış olarak devam ettiğim hayatımda çok alakasız bir yerde o koku burnama,beynime,tüm hücrelerime ani bir baskınla geri geliyor.kelimenin tam manasıyla mal olup kalıyorum orada.acaba 'O' burada mı diye etrafıma bakınıyorum.orada olmuyor.. sonra bunun beynimin bana oynadığı bir oyun olduğunu düşünüyorum.başka bir açıklaması yok çünkü bu durumun.'O' orada da değil,hayatımda da.. ve artık hiçbir zaman hayatımda 'O' bir yer dolduramayacak...
şaşırdığım bir mevzudur ki insanlar acaba bir insandan ayrılıp ertesi gün ya da birkaç gün sonra nasıl oluyor da başka bir insanla yeni bir ilişkiye başlayabiliyor.gerçekten beni şaşkınlıktan şoke eden bir durum.bir insanın kokusunu,onca yaşanmışlığı nasıl olabiliyor da bir çırpıda atabiliyorlar zihinlerinden,daha doğrusu yüreklerinden.ben bir ilişkiden çıktığım zaman,o ilişki içimde uzun süre yaşamaya devam eder.'O' olmasa da hayatımda,benim içimde vardır hala.anımlarım vardır başucumda beni asla yalnız bırakmayan.onun kokusu vardır bana verdiği bir tokasında ya da sıradan bir t-shirtünde.ben onlarla içimde ilişkime devam ederim bittiği yerden.yaşadığım her ayrılık,benim içimde yaşamaya başlayacağım bir ilişkiye anahtar olur aslında.kolay unutamam hiçbir zaman.kendime bakıyorum,bir de insanlara ve acaba yanlış yapan ben miyim diyorum.aşk kavramının bu kadar ayağa düştüğü,duyulan sevginin ölçüsünün olduğu böyle bir dünya beni psikolojik olarak gerçekten yoruyor.evet ben çok hassas ve duygusal bir insanım ve dokunsanız ağlarım..
yazdıkça yazasım geliyor,konudan konuya geçiyorum ama olsun.böylesini seviyorum ben.yazmak cidden iç rahatlatıcı bir olaymış bunu anladım.görüşmek dileğiyle.

1 döküntü:

PİA dedi ki...

koku.. eşyanın kokusu rüzgarın kokusu toprağın kokusu.. ve insanın kokusu
bebekte masumluk, anne de anne, sevgilide aşk kokusu.. böyle değişen ve iz bırakan bi anahtar sanki.
ve o anahtarrın arkasında gizli anılar.bazen acı bazen hoş bir seda sanki...

Yorum Gönder